Eğitim-Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, bugün sona eren 2022-2023 eğitim-öğretim yılını kıymetlendirdi. Alkan, düzenledikleri karne ile Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın ve bakan Mahmut Özer’in sınıfta kaldığını söyledi.
“SORUNLAR ARTARAK BÜYÜDÜ”
Eskişehir’de 11 bin 855 öğretmen, 142 bin 996 öğrencinin yarı yıl tatiline çıktığını belirten Eğitim-Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, 2022-2023 eğitim öğretim yılında da eğitimdeki sıkıntıların artarak büyüdüğünü söyledi. Alkan, eğitim devrinde belirledikleri temel sıkıntıları şöyle sıraladı:
* Çocuklara ve çocuk haklarına yönelik tehditler sürmüştür.
* Öğretmenlik meslek kanunu yeni eşitsizlikler yaratmıştır.
* Öğrencilerin beslenme sorunu büyümüştür.
* Eğitimi dinselleştirme siyasetleri ağırlaşmıştır.
* Eğitimde ticarileştirme siyasetleri artarak devam etmiştir.
* Özel öğretime takviye artmış kamusal eğitim siyasetleri terk edilmiştir.
* Eğitim harcamalarının yükü tekrar velilerin sırtına yıkılmıştır.
“ÖĞRETMENLER DE ÖĞRENCİLER DE MUTSUZ”
2022-2023 eğitim öğretim yılının birinci yarısında eğitim alanında yaşanan gelişmelerin, MEB’in eğitimin yapısal meselelerine yönelik somut ve tahlile dayalı siyasetler geliştirmek üzere bir kaygısının olmadığını gösterdiğini vurgulayan Eğitim Sen Şube Başkanı Faik Alkan, şunları söyledi:
“Okullarda yaşanan ağır dinselleşme ve eğitimi ticarileştirme uygulamaları, siyasal-ideolojik maksatlara uygun olarak alınan bilim tersi kararlar eşliğinde okullarda hayata geçirilmeye devam etmektedir.
Eğitim alanında yaşanan meselelerin tahlili için gerekli adımların atılmadığı, eğitime erişimde yaşanan sıkıntılar başta olmak üzere eğitimde dayatmacı siyasetlerin sürmesi nedeniyle öğrencilerin ve öğretmenlerin mutsuz olduğu, öğretmenlerin esnek, garantisiz ve angarya çalışmaya zorlandığı, siyasal kadrolaşmanın devam ettiği, eğitim sürecinde farklı lisan, kimlik ve inançların dışlandığı, eğitimin aslında problemli olan niteliğinin daha da kötüleştiği bir eğitim sisteminin başarılı olması mümkün değildir.
Eğitim sisteminde yaşanan meselelerin ülkedeki ekonomik, toplumsal ve siyasal alanda yaşanan gelişmelerden farklı ve bağımsız olmadığı açıktır.”